ÖĞRETMENİM, KAÇ PARA? - 12 Ekim 2011


ÖĞRETMENİM, KAÇ PARA?

İnanır mısınız, öğretmene büyük saygı duyulan bir dönem varmış. Ciddiyim. Bana da meslektaş büyüklerim anlatırdı, böyle ballandıra ballandıra! Nasıl imrenirdim, nasıl pürdikkat dinlerdim. Resmi görevlilerin, iş adamlarının, esnafın, annelerin, babaların… Hülâsa meslekten olmayan herkesin sizi “hocam” diye saygıyla selamlaması, içeri girdiğinizde ayağa kalkmaları, ceketlerin iliklenmesi, çocuklarını teslim ederken gönül rahatlığıyla “eti senin kemiği benim” demesi ve emin olması, öğretmenin liyakatinden, becerisinden ve iyi niyetinden…  Ne güzel günlermiş. Rüya gibi.

Sırf egomuzu tatmin etmek için değil elbette o günlere imrenmemiz. Öğretmenlik zaten biraz sahne sanatlarına benzer. Hatta bana göre sekizinci sanattır ki bu meseleye gelecek yazılarda değineceğim. Öğretmenlik bir sanattır ve herkese göre değildir. Çünkü öğretmen hem sıra dışı niteliklere, yeteneklere sahip olmalıdır hem de bu donanımını sabırla ve sonsuz emekle aktarma yetisine. Tüm bu özelliklerinin ödülü olarak da bir bakışıyla salon dolusu insanı sus-pus edebilmesi ya da soruduğuna cevap vermek için sınıftakilerin yarışması tabiidir ki gururunu kabartır öğretmenin. Öğrencinin zihninde bir şimşek çaktırabilmek, ona bambaşka bir bakış açısı sunabilmek, tarifi güç bir zevktir ne yalan söyleyeyim. 

Ama bu değil üzerinde durulması gereken, bu kısmı, mesleğin doğalı. Ancak toplum ölçeğinde öğretmene hürmet etmek, aynı zamanda bilgiye, bilime hürmet etmektir. Annesi – babası öğretmeni hakkında nasıl bir dil kullanırsa çocuk o düzlemde görecektir, o kadar değer verecektir öğretmenine. Ders çalışmayı sevmeyen, öğrenme eylemini küçümseyen ve bütün bilgilerin internette olduğuna ikna olmuş çocuklar hangi evlerde yetişiyor, biliyor musunuz? 

Bir örnek: Geçinebilmek için evlere özel ders vermeye gitmek zorunda kalması zaten gururunu incitmiş, boynunu bükmüşken öğretmenin, bir de “hocam saatiniz kaça?” mealinde sorulara muhatap olması nelere yol açar? Çocuğun gözünde “her şeyi bilen kahraman” olması gerekirken… O çocuk için bilgiyi temsil eden öğretmen, saygınlık listesinin kaçıncı sırasındadır? Farkında değilizdir ama hepimizin bilinçaltında gizli bir ‘saygınlık listemiz’ var. 

Sizde liste başı kim? Bilge olan mı?










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder