ÖĞRETMENE MOBBİNG VAR!

ÖĞRETMENE MOBBİNG VAR!  

İsimler önemlidir. İnsan zihni bir şeye ne ad verdiğine göre tavır alır. Mesela bir tabancaya “suç aleti” dendiğinde tüm olan biten zihnimizde belirir. Ortada bir suç olduğunu anlamak için ayrıca izaha gerek kalmamıştır.

Ne yazık ki her isim böyle açık ve net olmuyor. Anlaşılması güç terimler, çoğunluğun şıp diye zihninde canlandıramadığı tabirler kullanmak da bir manipülasyon çeşidi, bir algı çarpıtma yöntemi. Böylelikle çoğu defa suçlar, kabahatler, utanç verici eylemler perdeleniyor, örtülüyor. Mobbing de böyle. Adının ardındaki suçu, ahlaksızlığı, utanmazlığı gizleyen, yabancı dilden aparılmış bir söz.

“Öğretmene mobbing” deyince bir anda ve tastamam neyin kastedildiğini anlamak kolay değil. Mobbing taciz demek, psikolojik yıpratma demek, kasten uygulanan bezdirme metotları demek… Mobbinge maruz kalanlar zamanla çalışma şevkini, özgüvenini ve iç huzurunu yitiriyor, çoğu defa istifa ediyor.
mobbing6

Mobbing sadece ofis hayatında değil, okullara da girmiş durumda. İlginç olanı öğretmene mobbing uygulayan da öğretmen. Meslekten, bilfiil derse giren veya eskiden girmiş ve hoca unvanı taşıyan kimseler. Çoğu idareci koltuğuna oturtulmuş zavallılar.

Ben her mobbingcinin bir zavallı olduğunu düşünürüm. (Acınası türden değil de, daha ziyade tiksindiren tipleri kastediyorum.) Neden zavallı? Çünkü mesleki açıdan kendine güvenen, kişiliği olgunlaşmış bireylerin astlarını taciz ederek, onları hayattan bezdirerek bir yere varmayı umması söz konusu olamaz.
mobbing5  

Verdiği dersi bilen bir hocaysa, oturduğu idari makamı dolduracak beceri, bilgi ve deneyime sahipse zaten doğal olarak liderliği kabul edilir. Oysa kifayetsiz, yetersiz kimselere idarecileri, patronları tarafından bahşedilen yetki ve makamlar, bu zavallıları aşağıda birkaç örneğini göreceğiniz çirkinliklere itiyor. Sonunda öğretmen eziliyor, öğretmen yıpranıyor…

Bir özel lise. Okul müdürü X Hanım, sert üslubu ve patavatsızlığı ile tanınıyor. Öğretmen Y o gün öğle teneffüsünden sonraki bir saatte, okul bahçesinden geçerek konferans salonuna, bir süre sonra başlayacak tiyatro kolu provasına gidiyor. Telaşının yanı sıra sabahtan beri altı saat derse girmiş, yorgun bir halde. Okul müdürü X Hanım bahçede rastladığı öğretmen Y’yi durdurarak, aniden “Kızım nedir senin bu kılıksızlığın böyle? Daha şık ve özenli giyin” deyiveriyor. Öğretmen Y de zaten gergin, yapıştırıyor cevabı: “Verdiğiniz maaşla ancak bu kadar giyinebiliyorum hocam.”

mobbing2
Bir vakıf üniversitesinin meslek yüksekokulu. MYO müdürü Prof. X Bey akademik kadroya, daha önceden tanıdığı bir öğretim görevlisini alıyor. Öğretim görevlisi Y’nin çalışacağı birimden bir başka öğretim görevlisi, Bay Z kendisiyle tanıştırılan bu yeni meslektaşın ayağını kaydırmayı aklına koymuş durumda. Zira kendisi emekli ve yaşı epey ileri. Yeni gelen Y Hanım ise genç ve kendi yerini almasından korkuyor. İlk fırsatta dekanlığa çıkıyor ve “Bu Prof. X Bey de gitmiş hamile bir kadını işe almış. Yarın bir gün kadın doğum iznine ayrılacak, dersler yine benim başıma kalacak” diyor. Dekan Prof. X Beyi çağırıp konuyu soruyor. Prof. X de öğretim görevlisi Y’yi odasına çekip, böyle mahrem bir konuda sorguluyor. Öğretim görevlisi Y hamile olmadığını, sadece biraz kilo aldığını anlatmak zorunda kalıyor. Bir öğretim yılı geçiyor ve ortada doğum, bebek ve sair olmayınca Bay Z’nin pis bir iftira attığı herkesçe anlaşılıyor.

Bir devlet okulu. Lise son sınıflara derse giren öğretmen X Bey, bir süredir adına gelen kredi kartı ekstrelerinin, faturaların kaybolmasından şikâyetçi. Durumu okul müdürü Y’ye anlatıyor. Okul müdürü öğretmenler odasındaki güvenlik kamerası kayıtlarını inceliyor. Söz konusu zarfların öğretmen X ile aynı branş derslere giren öğretmen Z tarafından alındığını tespit ediyor ve Bay Z’yi yanına çağırarak neden böyle yaptığını soruyor. Aldığı cevap düşük IQ timsali olduğu kadar utanmazca: “Bu öğretmen X neden hep lise sonlara giriyor ki hocam? Ben ondan daha kıdemliyim. Son sınıflara benim girmem lazım. Borçları birikince devletten istifa eder, özele geçer diye ümit etmiştim. Zor durumda kalması için yaptım.”
Mobbing3

Bir başka özel lise. Bölüm başkanı Bayan X bölüme yeni gelen öğretmen Bay Y ile aynı dersin hocası. Yeni gelenden rahatsız, zira başkanlığı ona kaptıracağını düşünüyor. Öğretmen Y’nin başka bölümden bekâr bir öğretmen ile gönül ilişkisi olduğu dedikodusunu yayıyor. Bunu öğretmen Y’nin karısı ile arkadaş olduğunu bildiği bir başka öğretmene anlatarak onun duymasını sağlıyor. Öğretmen Y’nin karısı ile arasında çıkan tartışmada olayın nereden ve kimden kaynaklandığı anlaşılıyor ve çift tarafından okul yönetimine yazılı olarak bildiriliyor.

***

Eminim içinizden “Ee? Sonunda ne olmuş?” diye soruyorsunuz.

Yukarıdaki mobbing hikâyelerinin tümü gerçek. Evvela bunu belirteyim. Dolayısıyla isim vermedim hatta isimlerin baş harflerini dahi kullanmadım. Hepsinin sonucu aynı: Mobbinciler yerli yerinde oturuyor, üstleri tarafından himaye ediliyor ve pis dolaplarına yeni kurbanlar verdiriyorlar. Mutlu son yok, ne yazık ki. Kötüler kazanmaya devam ediyor.

Mother scolding her sonMaalesef ülkemizde psikolojik taciz hakkında “Ne var ki bunda? Bütün iş yerlerinde oluyor” zihniyeti hâkim. Dişini sıkabilen dayanıyor, canı yanan ise kariyerini baltalamak pahasına istifa yoluna gidiyor. Başka sektörlerde de mobbing var, biliyorum. Ancak eğitim sektörünün özel bir durumu var. Mobbing yüzünden sinirleri gerilmiş bir öğretmen sizin, benim çocuğumuzun karşısına çıkıyor. Onu sözlü sınava çekiyor, not veriyor hatta azarlıyor. Elbette istemeden ama elde olmayarak hırsını öğrenciden çıkarıyor. Küçücük, gencecik öğrenciler dolaylı mobbinge maruz kalıyorlar…

Kendi işyerimizdeki mobbinge çeşitli sebeplerden göğüs germeyi seçebiliriz ama çocuklarımızın eğitim – öğretim ortamının bir sinir harbi meydanına dönmesine razı olmamalıyız. Psikolojik yıpratmaya maruz kalan, iftiraya uğrayan, hakları çiğnenen öğretmenlerin susmaması gerekir. Sendikalar mobbing kurbanı öğretmenlere ivedi ve etkili hukuksal destek vermelidir. Hatta bu iş sendikalara bile bırakılmamalı, bizzat Milli Eğitim Bakanlığı, İl ve İlçe Müdürlükleri tarafından hassasiyetle ele alınmalıdır. Mobbing yaptığı belirlenen öğretmenler ve eğitim yöneticileri derhal meslekten men edilmelidir. Öncelikle öğretmenin psikolojik sağlığı, ardından da öğrencilerin yani çocuklarımızın öğrenme ortamı korunmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder