DENEMEDEN BİLEMEZSİN!


Dert ettiğiniz bir şeyin puf! diye dağılıp gitmesine, işlerin olmadık bir tesadüf sayesinde aniden yoluna girivermesine bakıp şaşırıdığınız olur mu?

Mesela bir an dünyanın en talihsiz insanı olduğunuzu düşünüyorsunuz. Sanki her aksilik sizi buluyor.
Ne bileyim, resmi bir işlem için uzun süre sırada bekliyorsunuz. Nihayet yanına vardığınız memur kötü muamele ediyor, örneğin.
Üzülüp, sinirlenip şefine çıkıyorsunuz.

A-aa! O da ne?
Meğer o işlemi yaptırmak, o harcı yatırmak, o vergiyi ödemek zorunda değilmişsiniz. Boşuna sıkılmışsınız. Böyle ufacık tefecik şeyler…

Hayata çok daha ciddi dezavantajlarla başlayanlarımız var. Ve onlara kıytırık bir sevinçten daha fazlası gerek.

Örnek?
Okumamış, bir meslek edinmemiş, hatta ayıptır söylemesi cahil kalmayı tercih etmiş insanların çocukları…

Ya kaderini değiştirecek bir yeteneği varsa?
Ya birileri bir yol açtığında, elinden tuttuğunda, bambaşka bir dünya önüne serilecekse?

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı işte böyle bir yuva. O çocukların önüne dünyaları seren, yeryüzü meleklerinin toplanma yeri.

TEGV yıllardır ekonomik ve sosyal açıdan dezavantajlı yörelere ulaşıyor. Şimdiye dek 2 milyona yakın çocuğa eğitim desteği vermiş durumdalar.
İ-ki mil-yon!

Malum, eğitim okuldan ibaret değil. Çocukların ufkunu açacak, yeteneklerini görünür kılacak, dünyaya bakışlarını geliştirecek bir desteğe ihtiyaçları var. TEGV’de fotoğrafçılıktan yabancı dile, edebiyattan bilgisayara kadar nice fırsat sunuyor, çocuklara. Her TEGV birimi bir umut kapısı. Çocukların bu şefkatli ve cömert kapıdan içeri girerken nasıl da heyecanlı, hevesli, sevinçli olduğunu anlamak için gözlerinizle görmeniz lazım.

Hatta daha iyisi, lütfen şu linke tıklayın ve vakfın faaliyetlerini inceleyin. Hemen bağışçı ya da gönüllü olarak aralarına katılmak isteyeceksiniz, garanti ediyorum.

Neler mi yapılıyor?
Çeşit çeşit eğitici, neşeli etkinliği burada anlatmaya sayfam yetmez. Bir örnek vereyim:

Mesela profesyonel tasarımcı abiler geliyor, bir gün. Çocukları etraflarına topluyor, onlara tasarımcının bir gününü yaşatıyorlar.

Ailesinin doğru düzgün defter – kalem alamadığı bu evlatlar, TEGV yöneticilerinin bilgece planlaması ve gönüllülerin özverisi sayesinde bakın neler yaratabiliyorlar.

Belki aralarından biri başarılı bir tasarımcı olacak. Denemeden bilemez ki.
Belki o gönüllü dostlardan biri, ömrünün sonuna kadar bu etkinliği her düşündüğünde tebessüm edecek. O da ne kadar mutlu olacağını denemeden bilemezdi.

Sen de bir dene. Denemeden bilemezsin!


denemeden_bilemezsin_1 

denemeden_bilemezsin_3

denemeden_bilemezsin_2

Özel bir not:
Bu görselleri kullanmama izin veren TEGV Beykoz Birimi yöneticisi sevgili Makbule İnaç’a ve aralarında olmaktan daima gurur duyduğum gönüllü dostlara şükranlarımı sunarım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder